Portakal Ağacı’na son zamanlarda bebek beslenmesi ile ilgili pek çok mail ve yorum geliyor. Ben acemi bir anne olsam da paylaşma ortamı oluşacağı düşüncesiyle Ayşe İkbal’in yemeklerinden biraz bahsetmek istiyorum.
Ayşe İkbal 3.350gr doğduğu günden beri hep aynı büyüme eğrisini takip etti. Ne çok şişman ne de çok zayıf bir bebek kendisi. Sadece 2 ay önceki zor yolculuğumuzda kilo alışı önceki aylara göre azdı. Dönüşte kendime onu iyi besleyeceğime ve düzgün yemeklerle kilo aldıracağıma dair söz verdim. Bizim durumumuzda iş benim motivasyonuma kalıyordu, çünkü hergün farklı birşeyler pişirmek bir süre sonra yorucu gelmeye başlıyordu. Ayrıca neyi az neyi çok yedirdiğimi takip etmek zor oluyordu.
Ben de bunun için bir excel tablosu tutmaya başladım. (resme tıklayıp büyük halini görebilirsiniz.)
Bu tabloya her öğlen ve akşam yedirdiğim yemekleri yazdım. Böylece örneğin öğlen yemeklerini sıralattığımda tavuk ve pırasayı az yedirdiğimi akşam yemeklerini sıralattığımda ise tavuk yedirdiğimi ama sadece bir kez pırasa yedirdiğimi ve bu hafta balık yememiz gerektiğini gördüm. Bu bana o gün hangi yemeği pişirmem konusunda fikir verdi.
Ben daha çok sebze yemeği yaptığım için et veya tavuk haşladığım zaman kalan suyu buz kalıplarında dondurup her çorbaya bu kalıplardan attım.
Sebze çorbası yaparken de içine her seferinde kırmızı mercimek veya şehriye ekledim. Ona özel bebek yemekleri yapmadım ben, çünkü ilk baştan beri bizim yediğimiz yemekleri yemek istiyordu. Sabah kahvaltısı ile öğlen yemeği arasında meyve, ikindi de ise yoğurt veya bir dilim kek verdim (bu öğünü daha çok sevdiğimiz kahvecide havuçlu kek yiyerek geçirmeyi tercih ediyorum aslında). Bir de Ayşe İkbal’i her gün evdeki normal dijital tartıda tarttım. Onun kilo aldığını görmek de iyi bir motivasyon aracı oldu bana. Son kontrolümüze gittiğimizde Ayşe İkbal rekor kilo alışıyla uzaklaştığı büyüme eğrisini yeniden yakalamıştı. Bunlar benim aklıma gelenler, sizler de önerilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
selam Hatice hanım. Sitenizi uzun suredı takıb ediyorum. Guvendiyim tek yemek sitesi. bebeyiniz için yapdığınız excel belgesi cok guzel olmuş. Ellerinize sağlık. bende kendi bilgisayarıma kayd etdım. 9 aylık bir bebeyim var. beslenmesınde faydalı olacak. Allah razı olsun paylasdığınız için.
Saqolun .
Selam ve dua ile; azeri kardeşiniz nuriye
Merhabalar ben 11 aylık kız çocuğu annesiyim henüz çok taze ve çaylak olabilirim fakat size şöyle bir öneride bulunmak isterim 1. olarak bebeğinizi herzaman yemek masası gibi ona özel olacak şekilde beslememeniz ailece yemek yeme zamanlarında ana öğünlerini vermeniz böylece yemeğe olan şevki dahada artacaktır 2. olarak ona özel yemekler yerine kendi yemeklerinizi çeşitlendirerek sizin yediklerinizden yedirin.. Ben kızımı 6. ayından itibaren hep böyle besliyorum önceleri tatlı gıdaları meyve vs. reddediyordu hiç üstüne düşmedim o kendiliğinden biz yerken sofraya yaklaşıp istemeye başladı..İnanın şimdi doymadan sofradan kalkmıyor bazen artık doysa da ben yemeğe başlasam diye yakınıyorum bile.. Hepinize kolay gelzin çocuk büyütmek zor..
et suyunu marketlerde satılan poşet buzluklara koyduğunuzda daha pratik dondurmuş olacaksınız.üstelik ortalık hiç kirlenmiyor vede poşetleri yırtarak istediğiniz kadar kullanabiliyorsunuz.
hatta ben bir dönem çok fazla alınan limonları pozulmasın diye sıkıp buzluğa bu şekilde koydum oda çok işe yaramıştı.
18 aylık yeğenim var.zayıf bir bebek.isteyerek hiçbirşey yemiyor.biz vermesek çocuk hayatını aç devam edecek.doktorlara gittik.fakat yine aynı.vitaminler kullandık ama TIK yok.ben anne değilim belki ama bu durumdan çok canım yanıyor.tavsiyelerinizi bekliyorum.
pelin hanım merhaba, bilmiyorum yazımı okurmusunuz ama kızınız reflü olduğu için merak ettim; doktorunuz neler tavsiye etti, nasıl beslemeiz gerekiyor ve hangi ilaçları nasıl kullandınız reflü için? Bizim kızımız 19 aylık nerdeyse ve reflü olduğu 2 ay once anlaşıldı. hala motilium ve zantac kullanıyoruz ve hala hergün kusuyo.kilosu çok geri kaldı. ankaraya gidince başka doktor aricaz bakalim.
sevgili hatice hanım uzun bir süredir gelenden gidenden cocuklardan günlük yaşantımızdaki koşturmalardan fırsat buldukça sitenize göz atıyorum. İnanın tariflerinizi çok beğeniyorum aynı zamanda yazılarınızıda beğeniyorum. benimde şimdilik minik bir yağmurum var onun beslenmesine okadar dikkat ettiğim halde yemek yemesini bir türlü sevdiremedim şimdi tariflerini deniyor öğütlerinizi kullanıyorum sanki ilerleme kaydettim çok teşekkür ederim yeni önerileriniz bekliyorum.
Merhabalar,
Ben Amerika’da yasiyorum.Benim kizim 8.ayinin ucuncu haftasinda.8. ayina girdikten sonra tavuk,et,yumurta,yogurt vermeye basladim.Acikcasi duzenli bir yemek saati olusmadi.Kahvaltisinda zorlaniyorum.Yumurta sarisini pekmeze bandirarak yediriyorum.Henuz ymurtanin sarisini bitiremiyor,cogu zamanda istifra ediyor.Bende mecbur emzirmek zorunda kaliyorum.Istifra edince cok canim sikiliyor,yedirme hevesim kiriliyor.Kahvalti icin ne gibi onerileriniz olabilir sevdirebilmem acisindan?
Sebze yemeklerini nasil cesitlendirip farkli tadlar yaratabiliriz?Genelde ayni oluyor.
Muzu ilk zamanlarda guzel yiyordu,fakat simdi hemen istifra ediyor.Portakal dilimini elimden cok guzel ememerek yiyiyor.elma,erik gibi diger meyveleri sevmedi.
Muhallebiyi nasil hazirliyorsunuz,tarif eder misiniz?
Ne yapacagimi sasirdim.Cok zorlanmaya basladim.Kendimi kotu hissediyorum, iyi bir anne olamicak miyim diye?
merhaba hatice hanım.sitenizin daimi takipçilerindenim.2006 da bir tarif ararken tevafüken buldum daha sonra ise güvendigim site oldunuz.kızınızında yeni yaşını kutluyorum.benimde 9 aylık oğlum var ve yeni lezzetler isiyor benden.ne yapıcağımı şaşırıyorum.ayşe ikbale hazırladığınız liste çok hoşuma gitti.acaba tariflerini yazmanız mümkün mü yusuf eren çok sevinecek.teşekkürler.
merhaba hatice hanım.sitenizin daimi takipçilerindenim.2006 da bir tarif ararken tevafüken buldum daha sonra ise güvendigim site oldunuz.kızınızında yeni yaşını kutluyorum.benimde 9 aylık oğlum var ve yeni lezzetler isiyor benden.ne yapıcağımı şaşırıyorum.ayşe ikbale hazırladığınız liste çok hoşuma gitti.acaba tariflerini yazmanız mümkün mü yusuf eren çok sevinecek.teşekkürler.
Merhabalar;
Benim henüz 6 aylik bir bebegim var. Ona hazir mamayla yapilan bir yoğurt yedirmek istiyorum. Ancak bunu bir türlü beceremiyorum.
Benim sizden ricam; hazir biberon mamasiyla yapilan yoğurt tarifini biliyormusunuz? Ben Ü.ker Her. Baby’nin yani; 3 ölcek 90ml suyla hazirlanmis mamaya bir cay kasigi yogurt tarifini minimum 10 kez denememe ragmen bir türlü yoğurt yapamadim. Bana yardimci olursan cok sevinirim.
Burcu
ağzı açık buz kaplarında tavuk suyu ne kadar hijyenik saklanabilir ?
merhaba hatice hanım,sitenizi uzun zaman dır takip ediyorum.benimde 4 yaşında bir kızım var tavuk suyunu dondurmak güzel fikir,bende çoğu kez yaptığım bir uygulamaydı.fakat tavuk suyunun dondurunca vitamin değerinin gittiği sadece yemeklere lezzet verdiği yönünde bir haber proğranımda izleyince bu yöntemden vazgeçtim.tavuk haşlaması kolay olduğu için aynı gün kullanıyorum ben.bu haber ne kadar doğru bilmiyorum ama sizlerle paylaşmak istedim Sevgiyle kalın…
İki tane çocuğum var ve yemek konusunda da biraz hassasım. Boğazlarından geçenlerin kaliteli gıdalar olmasına hep dikkat ederim. Elbette lezzetli olmaları da çok önemli. Yemek savaşlarımız hiç olmadı, hiçbir zaman zorlamadım. İstemediklerinde yemediler. Ama yerine abur cubur yiyemediler (ev yapımı da olsa kek, kurabiye ya da makarna da benim için abur cubur. Yani bir sebze çorbasının, ıspanağın, pırasanın vs. yerini tutamaz). Aç kalmaları daha sağlıklıdır böyle bir durumda diye düşündüm. Ama ikisi de yiyen çocuklar, hiç bir sorunumuz yok. Artık biraz büyüdüler ve sebze yemeklerinden pek hoşlanmıyorlar. Mırın kırın ederek yiyorlar ama bu konudaki açığı bol meyve ile kapatıyoruz.
Çok dikkatimi çekti tavuk ya da et suyunu çorbalara koyma konusu. Bizim doktorumuz tavuk ya da et suyunu kesinlikle koymamamızı söylerdi. Çünkü et ve tavuk haşlandığında içindeki değerli besin maddelerini suya bırakmaz, suya bıraktığı sadece yağı ve zararlı olabilecek toksik maddelerdir.Eti haşlayıp suyunu dökerdik biz, çorbalarına haşlanmış eti tiftip koyardık bebekken. Bilginize…
Hatice hanım,
Arkadaşım’dan elmalı tart tarifi istemiştim sizin sitenin adresini göndermiş cok güzel tarifler anlaşılır ve kolay ellerinize sağlık.
Kendim sütlaş yemeyi sevmiyorum ama eşim seviyor fırın sütlaş tarifinizde varmı? Şimdiden teşekkür ederim. Sevgiyle kalın.
merhaba
bebisinizin saglikli beslenmesini takip edebilmek icin excel tablosu yapmaniz cok hosuma gitti. ben global warmingten dolayi cocuk yapip yapmama konusunda karar veremez iken, hala cocuklarmizin saglikli besleniyor olmasi cok sevindirici.
saygilar
nazli
merhabalar hatice
benimde 5,5 aylık minik bir kızım var 🙂 15 gün sonra ek gıdalara başlayacağız ama o kadar heyecanlıyımki, birazda tedirginim çünkü bebeğimi güzel beslemek istiyorum. Gerçi doktorumuzla konusuyoruz ama sen ilk ek gıdalarında ne verdin , bana bu konuda fikir verebilir misin
merhabalar benim 16 aylık bir oğlum var.sebzeli incik yemeği tarifinizi anlatabilirmisiniz.bende oğluma yedirmek istiyorum.şimidden teşekkürler..
Elif abla o yorumu ben yazmıştım.Erkan Topuz isminde Onkoloji Enstitüsü direktörü imiş bunu söyleyen. Google’de aratırırsan onun yazılarına ulaşabilirsin.
Turfanda sebzecilikle, turfanda meyvecilik mevsiminin dışında yetiştirilen ürünler olduğundan, bu da hormonel oluyor. Bunu hepimiz biliyoruz zaten. Turfanda yedirmeyin önerisi o yüzden yapılmış.
Brokoli, bürüksel lahanası bunlarda çok uzun yıllardır mutfaklarımızda bulunan besinler değil sanırım. Çok güzeller, lezzetliler ama ne bileyim. Site müdavimi olan başka doktorlarımızda var burda onlar yorumlarda bulunsa daha iyi olur. Yada siz kendi doktorunuza sorun.
Erkan Topuz 12 yaşına kadar özellikle yedirirmemeli diyor meme kanseri riskini çoğaltıyormuş brokoli. Ben bu doktorun dediklerini okuyunca şok oldum sanki bu kanser kaçınılmaz gibi Allah korusun. Zaten günümüzde de çoğaldı bu hastalık.
aşağıdaki linkleri bir oku istersen. Çocuğum yok ama onları herkes gibi bende seviyorum. Okuduklarımı paylaşmak istedim.
Allah’a emanet olun.
http://zahide.blogcu.com/10608681/
http://www.haber1.com/haber/20070922/Ilac-gibi-besinler.php
MERHABA VERDİGİNİZ BU GÜZEL TARİFLERLE İNANIN BENİ ÇOK MUTLU EDİYORSUNUZ SİZDEN BİR RİCAM PİZZA TARİFİ VEREBİLİR MİSİNİZ ACABA
merhabalar Hative Hanim,
ben de mutfak gecmisi olmayan yeni evlilerdenim,malum bu sitede oldukca fazla sayidayiz:)size haiti’den yaziyorum,yemek yapmak burada o kadar cok isime yariyor ki anlatamam,disaridan hicbirsey yiyemiyoruz cunku,ve tabi esim cok mutlu oluyor benim guzel yemekler yapabildigimi gordukce.
bir sure once de amerikadaydim,orada bulunan abime ve arkadaslarina sizin tariflerinizden sundum bol bol,evin beceriksiz kizi olarak bilindigimden abim bunlari benim yaptigima inanmakta bir hayli zorlandi tabi:)
boyle guzel,faydali,ozenli bir site hazirladiginiz ve topladiginiz takdirlerden dolayi sizi tebrik ediyorum,ve size tesekkur etmeyi bir borc biliyorum.
iyi calismalar,sevgiler,selamlar..
selam sürekli takip ediyorum ama ilk defa yazıyorum konu çocuk olunca
ya kafam karıştı arkadaşın bi tanesi yazmış kız çocuklarına turfanda vermeyin diye brokoli brüksel lahansı ….diye benim 9 aylık bi kızım var çorbalarına sürekli brokoli koyarım şimdi kafam karıştı ne yapmalıyız brokolinin çok faydalı olduğunu söylüyorlar sürekli artık ne vereceğimizi şaşırdık bebişlerimize saygılar
Merhaba Hatice hanım.
Benim 2.5 yaşında bir oğlum var.Balığa ilk başladığımız zamanlarda çok güzel yiyordu ama şimdi asla yediremiyorum .Birde çorbasını yapmayı deneyeceğim.Sizin tariflerinize çok güveniyorum.Çocuklar için bir balık çorbası tarifi yazarsanız çok sevinirim .Şimdiden teşekkürler.
Eda Allah razı olsun.
Bende dediğin gibi yapıyorum. Yiyeceğimiz kadarını ısıtıyorum.
“- Farklı şekillerde yemeği bir defa ısıtın. Birden fazla ısıtmayın” derken tüm ısıtma sistemlerini kasdetmiştim 🙂
paylaşmak çok güzel. İyki varsın portakal ağacı! 🙂
hayırlı cumalar cümleten..
Sevgili Ryder,
Evet internette mikrodalganın zararları hakkında birçok makale var. Ancak bunların büyük bir bölümü yine bilimsel gerçekliği sorgulanabilir kaynaklara dayanıyor. Mikrodalgaların tabii ki direkt olarak insan sağlığı üzerinde kanserojen etkisi var. Örneğin evinizdeki TV, hatta cebinizdeki telefon bile düşük düzeyde manyetik dalgalar yayıyor. Bunların da uzun vadede zararlı olabileceğine (özellikle cep telefonlarından yayılan dalgaların beyin tümörü oluşturabileceğine) dair ciddi ve yerinde endişeler ve bu endişeleri destekleyecek bilimsel bulgular mevcut. Ama kesin olarak kanıtlanabilmiş değil.
Mikrodalga fırınlar ise apayrı bir konu. Zira burada insanların mikrodalgalara bizzat maruz kalması söz konusu değil. Mikrodalga ile pişmiş bir gıdanın tüketimi söz konusu. Bilimsel veriler KESİN olarak gösteriyor ki mikrodalga ile pişmiş gıda ile normal fırında pişmiş gıda arasında fiziksel ve yapısal olarak hiçbir farklılık yok. Dolayısıyla bu gıdaların tüketiminin insan sağlığına zarar verme ihtimali ÇOK düşük- yok denebilecek kadar az.
İnsanlar mikrodalga fırının tartışmalı zararlarından korkup uzak duracaklarına evlerinde elektrikli aletlerin yarattığı manyetik alanlardan korkmaları aslında bilimsel olarak çok daha anlamlı. Örneğin bugün hepimiz bebeklerimizin, çocuklarımızın yanında cep telefonlarıyla konuşuyoruz. Hatta ufacık çocukların kendi telefonları var. Bunun getirdiği sağlık riski, inanın bebeğinize hazırladığınız mamayı 2 dakika mikrodalgada ısıtmaktan çok daha yüksektir. Ama maalesef ülkemizde bu telefon ve vb. aletler o kadar hayatımıza girdi ki söküp atmayı düşünmek bile hayal.
Sevgili Zahide,
TV’deki doktorun söylediği doğru. Gıdaları 1 kereden fazla ısıtmak doğru değil. Ancak bu sadece mikrodalgalar için değil, tüm ısıtma yöntemleri için geçerli. 1 kereden ısıtılmış gıdalarda kanserojen madde değil ama bakteri üreme riski yüksek oluyor. Bu da enfeksiyonlara davetiye çıkarıyor. Aslında bu da mikrodalga fırınların avantajlarından birine daha işaret ediyor. Klasik yöntemle yaptığımız yemekleri tencerede tekrar tekrar ısıtırsak içinde bakteri üremesine zemin hazırlarız. Ancak yemeği kişisel porsiyonlar halinde yiyeceğimiz kadar tabağa koyup mikrodalgada 1 kere ısıtmak, gerçekten çok daha hijyenik ve sağlıklı. Hem de çok da pratik!
Herkese sağlıklı günler…
Eda
hergün 100 lerce kere uğrayıp hatice yeni bişey eklemişmiki diye bakıyodum (hatice diyorum çok yakın geliyor artık tariflerle masalarıyla haşır neşir olduğum için :)) ama bi türlü yorum yazmak aklıma gelmiyordu şimdi yine tıkladım birden moral bozukluğum gider belki diye ayşe ikbalin gülen elma tutmuş cici parmaklarına baktım vede gülümsüyorum.. excel çok güzel fikir buzluklardaki tavuk suyu fikride harika .. benimde 14 aylık yiğenim var açıkçası yazdığıklarınızı okuyunca beslenmeyle ilgili epey bi yetersiz kaldığımızı gördüm.. genelde hazır mama tüketiyor gece maması yok tahıl maması kahvaltı maması meyvelisi ballısı derken pek iştahıda yok zaten bizim miniğin .. azıcıkta olsa örnek alabiliriz inşallah beslenme şeklinizi.. yeni şeyler eklemenizide sabırsızlıkla bekliyoruz kolay gelsin miniğinize ve size 🙂
merhaba arkadaslar,
bebek konusunda bende biseyler yazmak istedim, benimde 15 aylik bi kizim var. ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslendi ve kilosu normal sinirlar icindeydi, 6. aydan sonra kilo almasi durdu denecek kadar azdi ve doktora her gidisimde sordum söyledim ve bana normal dedi. yaklasik 2 hafta önce bi arkadasimin tavsiyesiyle baska bi doktora gittim, kan alindi ve glutensiz beslenmesi gerektigini söyledi. yani kizimi yaklasik 9 ay yanlis beslemisim, vitaminlerin hepsi vücuduna dagilmadan gitti, cok üzücü bi durum allah kimsenin basina vermesin ve daha kötüsünden korusun ( Amin) su anda glutensiz besleniyoo ve güzel kilo aliyoo :).
diger arkadaslarin yorumlarinida okudum cok bilgilendirici fikirler var herkese burda cok tesekkürler ve allah razi olsun hepinizden.
haticecim kizina hayirli ömür dilegiyle….tariflerin bi Harika
Hepiniz Allaha Emanet olun..
Merhaba,
Sizi uzun zamandır takip edip , yazmayanlardanım. Benim kızımda yaşına girmek üzere 30 mart doğumlu. Onun için yapacağım sağlıklı bir kek tarifi var mı?
Desteğiniz için şimdiden teşekkürler.
İstiklal
merhabalar. 13 aylık bir oğlum. etin yada tavuğun suyu yerine kendisini kullanmanın daha iyi olduğunu biliyorum. bu yüzden ben kıymayı kendi suyuyla ya da az su ekleyerek suyunu çekene kadar iyice pişiriyorum. soğuduktan sonra birer kaşık alarak küçük poşetler yapıp buzluğa atıyorum. bütün çorbalarına (yayla, mercimek, tarhana, şehriye, sebze vs…) atıyorum buzluktan çıkarıp. çok pratik oluyor. tavsiye edrim. sevgiler
merhabalar
sitenizi sürekli takip etmeme rağmen ilk defa yorum yazıyorum. yavrunuzu Allah bağışlasın. Çok tatlı. Benimde 13 aylık bir oğlum var. Ben et ya da tavuk suyu yerine kendilerinin yedirilmesinin daha doğru olduğunu biliyorum. Bu yüzden eti kıyma olarak kendi suyunda ya da çok az su ekleyerek suyunu çekene kadar iyice pişiriyorum. soğuduktan sonra birer kaşık alarak küçük poşetler yapıp buzluğa atıyorum. bunu her çorbasına katıyorum (yayla,tarhana, şehriye, mercimek, sebze vs..)sizlere de tavsiye ederim. sevgiler
ellerinize saglık hatice hanım ve yorum yazan arkadaşlar.. maşallah güzel bir paylaşım olmuş.. ben 6 aylık evliyim ve kpss calısıyorum (ögretmenliğe başlayabilmek için), bu yüzden maalesef çocuk düşünemiyoruz:( Allah isteyen herkese hayırlı evlatlar nasip etsin inş…Ayşe İkbal’e de saglıklı ve güzel bir ömür diliyorum.. kucak dolusu sevgiler.. muhabbetle…
hatice hn çok güzel fikir bu excel tablosu.ne sıklıkta ne verdiğimizi görürüz böylece.benim de oğlum 20 ayını bitirdi,ben de et ve tavuk sularını buz kalıpları yerine plastik bardaklara koyup yapmayı deneyeceğim,annemin önerisi.bir de et ya da tavuğu haşlarken içine evde o anda ne sebze varsa onu da koyup sonra da püresini katmayı düşünüyorum suların içine azar azar.ufaklıklara ne yedirsek diye düşünmekten neler üretiyoruz değil mi?
kızınıza ve size sevgiler
merhabalar arkadaşlar böyle tavuk suyunu dondurmak sonra kullanmak çok güzel çok pratik ama hiçde sağlıklı değilmiş biliyormusunuz. tavuk, tavuk suyu bakteri üretmeye çok müsait bir maddeymiş ki birde plastik kaplarda olması daha da sağlıksızlaşması için etken.
tavuğu pişirip tamamı yenmeyince dolaba koyup yarına tekrar ısıtmak da çok sağlıksızmış ve en kolay bozulan bir yiyecekmiş.
Hatice ne hoş bir tablo olmuş bu,dikkat edilmesi ne çok beslenme şekli var…
Alışkanlıklar bebekken başlıyor zaten,sonradan kazanılmıyor malesef..Benim çocuklar daha ilk sebze çorbalarında reddetmeye başlamışlardı.Daha sonraları düzene girdi ama,halende çok sebze sevmezler:(
Sevgilerimle…….
http://www.pelincelezzetler.blogspot.com
Selamün Aleyküm arkadaşlar;
Geçen Tv.’de bir doktor (ismini bilmiyorum bu defa) Mikrodalga fırın ile ilgili açıklama yaptı:
– Mikrodalgayı bir defa ısıtmak için kullanın. 2.’ye 3.’ye aynı şeyi mikrodalgada ısıtmak için kullanmayın kansorejen madde üretir dedi.
Ayrıca:
– Farklı şekillerde yemeği bir defa ısıtın. Birden fazla ısıtmayın. Kansorejen madde üretir dedi.
– Sebzeleri mevsiminde dondurup yiyin. Dondurulmuş gıdaları önermedi.
Arkadaşımın bir arkadaşı dondurucu almışlar. Ona dut, çilek vs. meyveler koymuş. Dutlar kararmış. Çilekler erimiş. Yenicek gibi değildi dedi. Evde dondurmamız olmuyor. Peki Marketteki ürünler nasıl donduruluyor? Sağlık açısından nasıllar?
Bileniniz var mı?
Merhabalar
KOnu bebek beslenmesi olunca ben de bir katkıda bulunayım istedim.Ben de Tavuk ve et suyunu buz kalıpları yerine marketlerde satılan mink yuvarlaklardan oluşan buz torbalarına koyuyorum.hem daha pratik hem de kalıbı yıkamak derdi ortadan kalkmış oluyor..
Benimde 17 Ekim 2007 de doğmuş bir kızım var. Bu ay yeni yeni elma yemeğe başladı. Pek kaşıktan hoşlanmasada elmeyı severek yiyiyor. Ayşe İkbal’de çok tatlı. Allah bağışlasın.
Sevgiler.
Herkese merhaba, Hatice, bebek büyütmek zor ve o kadar da güzel ki…Ben de minik kuzumla beslenme maceralarımızı http://sekerrenk.blogspot.com
sitemde anlattım..
Sevgili Eda,
Mikrodalgalarin zararli olduguna dair bircok bilimsel arastirma var, 20 senedir kullanilmasi ve kimsenin bu kullanimdan dolayi olmemesi birseyi kanitlamiyor, insanlar sigaranin bile kanserojen oldugunu kabul etmiyorlar. Avrupa’da saglikli yasamayi ilke edinmis bircok insan mikrodalgalari kullanmiyorlar, parasi yeten herkes buharli firinlara dondu. Malesef ben o gruba dahil olamadigim icin hala mikrodalga kullaniyorum ama googleda microwave danger yazarsan daha fazla bilgi edinebilirsin bu konuda, vaktim olsa bazi seyleri tercume etmek isterdim. Selamlar
Portakal ağacını ilk ziyaretimde amacım misafirlere değişik lezzetler sunmaktı. Baktım gördüm ki çerkessiniz, memnuniyetim arttı.Siteniz de, tarifleriniz de çok güzel. Bütün arkadaşlarıma sitenizin reklamını yapıyorum. Başarılarınızın devamını diliyorum.
yemek siteni hre gün mutlaka takip edip bir tarif deniyorum.çok güzel tarifler ve bilgiler var.tebrik ediyorum.ben zencefil bitkisini ne şekilde kullanacagım hakkında bilgi istiyorum mümkünse.hangi yemek ve salatalarda ne şekilde kullanabilirim acaba?
hatice hanım ben bir anne değilim ama yiğeninin herşeyi ile ilgilenen bir halayım.beslenmesinden giyimine kadar herşeyi ile ilgilenmek bana zevk veriyor.oğlumuz şimdi 20 aylık ve oda 3500 gr doğdu yapılı fakat şişman bir bebek hiç olmadı öğlen çorbalarında kırmızı mercimke yerine yeşil mercimek kulllanmanız daha faydalı ve mutlaka hergün 1 çay bardağı havuç suyu içirin. faydasını görecekdiniz
kg. öenmli değil ki önemli olan bebegin bünyesi.Bu kadar çok kafanıza takmayın hanımlar çocukları obez edeceksiniz.
sevgili hatice hanım sitenizi 18 ay önce kızım ayşe tuana nın doğumuyla evde kalmaya başladığımda keşfettim.o günden bu güne hemen hemen her gün takipçinizin.başarılarınızın devamını dilerim.Sizinle yakında yapacağımız umre yolduluğu hususunda yazışmak istiyorum.siz hac ibadetini atşe ikbal ile yaptıunız ve yazılarınızda bazı detayları yakaladım zira sormak istediğim bir kaç konu daha var eğer yardımcı olursanız mesut olurum .
sevgilerimle.Ayşe tuana nın annesi yasemin
2.5 yıllık evliyim henüz bebişim yok. Ama olursa burda sizden öğrendiğim bilgilerin yararını göreceğime inanıyorum. Bebeğinize bu kadar özenle davrandığınıza göre hamileliğinizdede bu kadar titiz davranmışsınızdır. Eğer bizimle hamileliğinizden bugüne kadar dikkat ettiğiniz şeyleri yazma fırsatınız olursa anne adayları için bu tecrübeleriniz çok yararlı olacaktır.
Bayanlar… Yorumlardan bir iki tanesini okuyunca ben de bir bilgilendirmede bulunmak istedim.
Hurafelerle değil bilimsel verilerle hareket edelim. Mikrodalga fırınlar 20’yi aşkın senedir tüm dünyada güvenle gıdaların hazırlanmasında kullanılıyor. Kanserojen veya herhangi bir başka sağlığa zararlı etkisi olduğuna dair HİÇBİR bilimsel bulgu yok. (Elinde böyle bir bulgu olan biri varsa- bizim doktor bunu dedi açıklamasından öte- lütfen paylaşsın.) İnsanlar anlayamadıkları teknolojileri maalesef zararlı adletmeyi seçiyorlar. Halbuki sizin için zararlı olmayan hiçbir şey bebeğiniz için de zararlı değildir.
Lütfen bu kadar evhamlı olmayalım.
merhaba arkadaşlar. benimde 1 yaşında bir kızım var. konu bebek yemekleri olunca yorumların hepsini tek tek okudum farklı bişeyler öğrenmek için. yorumlarda fatma betülün verdiği blog adresine girmeye çalıştım ama karşıma yalnızca davetli misafirlere açık olduğunu söleyen yazı çıktı.
fatma betülcüm o adrese girmek istiyorum ban ayardımcı olabilirmisin?
hatice bundan sonra ayşe ikbale yaptığuın yemekleri en azından günlük yada haftalık yazabilirmisin bize fikir vermek için.
şimdiden hepinize teşekkürler
“Kız çocuklarınıza asla turfanda yedirmeyin”
….En çok kadınlarda görülen meme kanseri; kız çocuklarını hormonal beslenmelerden uzak tutmak lazım. Tüm gıdalarımızda hormon var. 15 Eylül’den 1 Ekim’e kadar domatesinizi salçanızı yapın. Sakın turfanda yemeyin. Karnabahar varken brokoli yemeyin. Brüksel lahanası değil, oturun 400 liralık lahana yiyin. Lahana brokoli semizotu karnabahar meme kanserinin en büyük düşmanları. 12 yaşında erken bluğ, meme kanseri için çok önemli bir potansiyeldir, meme kanserini arttırır. Haftada 3 kez yada daha fazla fast-food yiyen gençlerde beyin kanseri enf kanseri ve kan kanseri 3 kat fazladır. Haftada 1 kere yesinler.
Onkoloji Enstitüsü direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz’un yazısından…
hatice merhaba benimde 12 aylık kızım var.çalıştığım için halası bakıyor.bizimde evde senin dediğin gibi genelde sebze pişiyor.özellikle brokoli,karnıbahar,pırasa kesinlikle eksik olmaz.halası bu üç sebzeyi tavada buharında hafif sızı yağla buharlama yapıyor ve kızım bayılıyor bunu yemeye.pırasanın kokusu,karnıbaharın ve brokolinin tatı ve tabiki pırasanın kendi tadı ile çok güzel bi yemek oluyor.kızımda bayılıyor bunu yemeye. bu yemeği yaparken içine atılan maydanozda çok güzel tatd veriyor. ayrıca bazen pateteste atıyoruz bu karışımın içine.et meselesine gelince kırmızı et yavaş ve çok az tadımlık alıyor.çünkü kabızlığa ve istenmeyen kokuların nüksetmesine:) neden oluyor.kızım tavuğu şu şekil seviyor;genelde 1 adet budu kızım için böyle yaparız. domates,soğan ve biber tencerede kavrulduktan sonra fazla derisi alınmış budu tencereye koyarız ve üzerine su… haşlarken tabi suyu öyle lokur lokur olmayacak,pişerken suyu az geliyorsa göz kararı su ilave ederiz. tabi o arada içine atılan maydanozla beraber kızımın bayıla bayıla yediği bi yemek oluyor. bilmiyorum sende salçadan uzak duruyormusun ikba’lin yemeklerinde. genelde bizim yediğimiz yemeklerden yiyor ama bizde az salçalı veya hiç salça katılmamış yemeklerle günlerimizi geçiriyoruz. bide şunu söylemedende geçemeyeceğim kızım rezene çayını çok seyiyor.küçükken suya attığım çay daha fazla idi büyüdükçe kızımın tatlıya olan ilgisinin azalmasını farkkettikten sonra çayın oranını azalttim. rezene çayı adeta bi kurtarıcı heleki mama değilde yemek yiyen çocuklarda bence tam bi rahatlatıcı. gaz ve kabızlık sorununa büyük yardımı oluyor rezene çayının. ayrıca kızımın halasının dediği bi şey var; sürekli konuş… çamaşırı katlarken,herhangi bi iş yaparken ne olursa olsun anlasın anlamasın ona ne yaptığını anlat. kızım duyu organlarının göstermeyi öğrendi(bi ayrıntı, halası kesinlikle herşeyi kızımın türkçe öğrenmesini istiyor: sloganımız bay bay değil; HOŞÇAKAL) kızım bay bay dediğinde anlamıyor hoşçakal diyoruz elini sallıyor. 🙂 DAHA NELER NELER VAR ANLATACAĞIM AMA ZAMAN YOK gene görüşürüz inşallah….
Ceynur Abla pekmez açken yenir işe yaraması için. kesinlikle süt ve süt ürünleriyle birlikte alınmamalı. Arada 1-2 saat geçmesi gerek.
Kızın kaç yaşında? Bizim köyde pekmez tatlısı yapıyorlar cevizle. Büyükse ondan yapıp yedirirsin diyecektim. Çünkü pekmez sevmeyen biri bile yer. Tarifini istersen annemden öğrenirim.
Aslında pekmesi içmek çok zordur. Ama arkadaşımın annesi köyden pekmez göndermiş. Markettekilerle ilgisi yok. Eğer marketten alıyorsan hiç içirme bile. Çünkü katkılı hatta bazıları sırf glikoz!
Benim oğlum da iki yaşında. Çok itina gösterdim bir yaşına kadar.Yoğurdunu evde mayaladım, her sebzeden karışık türlüler, tarhana, balıklar yedi.Yemeklerini hep günlük hazırladık, yine günlük hazırlıyoruz. Ama sonradan yemek seçmeye başladı. Artık yemek yememiz bir savaş. Çocuk sağlıklı olsun diye kattığımız sebzeleri yemek istemiyor. Mesela pırasayı (vitaminini kırsa bile) makineye vurmak zorunda kalırdık, yine yemezdi. Biz de vurmuyoruz, pirinçlerini seçip yiyor. Dolmanın içini yiyor. Kerevizi türlüsüne katınca yiyor. Et suyu, köfte, balık, ıspanak tüketmek en dikkat ettiğim noktalar. Anne olmak çok güzel ve en zor iş bence. Hepimize kolay gelsin. Ceynur pekmezi kalsiyum içeren ürünlerle vermeni hiç tavsiye etmem. Demiri yok oluyormuş. Ben pekmezi suya katıyor ve çay deyip içiriyordum oğluma. Ama, artık bu numaraları da yemiyor yaramaz.