dün eve biraz erken gittiğim için anneme yardım ettim. annem fırında et yemeği hazırlarken ben de mantar çorbasını pişirdim. ben henüz tatmadım ama anneme göre çorba çok lezzetli olmuş… (annemin yemeğinin tarifini yarına yazacağım…)
malzemeler:
500g kültür mantarı
2 yemek kaşığı tereyağı
4 yemek kaşığı un
1lt soğuk su
tuz
1,5 su bardağı süt
hazırlanması:
1. mantarları yıkayıp küçüklerini ikiye, büyüklerini dörde bölün. hepsini ince ince doğrayın.
2. orta boy bir tencerede yağı ve unu kavurun. kavrulunca tencereye suyu ekleyin ve blendır yardımıyla karıştırın. su kaynayınca mantarları ve tuzu ilave edip yaklaşık 20 dakika pişirin.
3. piştikten sonra sütü ekleyin. 1 taşım kaynatıp altını kapatın. taze çekilmiş karabiber ile servis yapın.
dün akşam annemle mutfağa girdik ve okuyucuların istediği iki tarifi hazırladık. neyseki ikisi de çabuk yapılabilen şeylerdi. portakal ağacı okuyucularında sevgili nurten’e çorba tarifleri yazacağıma söz vermiştim. bu yüzden ilk olarak yayla (yoğurt) çorbası yaptım. her zamankinden farklı olarak bu defa biz yoğurt yerine çorba için hazır ayran kullandık. çok daha kıvamlı oldu çorba. bir de tarifin başında anneme her zaman ki gibi “ne yaparsam mahvolur?” dedim. ilk cevabı “hiçbir şekilde mahvolmaz, bildiğimiz çorba işte” dedi. sonradan aralarda çorbanın kesilebileceği üç durum söyledi. buna göre yoğurt çorbasını kısık ateşte yaparsanız, tuzu erken koyarsanız ve piştikten sonra kapağını kapatırsanız kesilebilirmiş.
malzemeler:
1,5 yemek kaşığı un
1 yumurta
1 çay bardağı yıkanmış pirinç
2 su bardağı yoğurt
2 litre soğuk su
3 yemek kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı nane
tuz
not: yoğurt+2lt su yerine 1lt ayran + 1 lt su kullanabilirsiniz. bu durumda ayranı ve suyu eklemeden önce diğer malzemeleri karıştırın.
hazırlanması:
1. su hariç tüm malzemeleri bir tencerede karıştırın. devamlı karıştırarak suyu ekleyin.
2. yüksek ateşte tahta bir kaşıkla karıştırarak çorbayı kaynayana kadar pişirin. kaynayınca altını kısın ve pirinçler uzayana kadar pişirmeye devam edin.
3. pirinçler uzayınca altını kapatın. bu arada tereyağını eritip nane ile karıştırın. bunu çorbaya ilave edin. servis yapmadan hemen önce tuzunu ilave edin.
aslında normal köfte tarifi istenmişti ama misket köfte benim çok daha fazla sevdiğim bir tarif. misafirlere ikram etmek için de harika oluyor. isterseniz bunu normal köfte şeklinde de yapabilirsiniz.
malzemeler:
harcı için
yarım kg köftelik, iki kere çekilmiş yağsız kıyma
2 dilim kepek ekmeğinin içi, ufalanmış
3 yemek kaşığı sızma zeytrinyağı
3 yemek kaşığı süt
1 tatlı kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı pulbiber (arzuya göre)
1 yumurta
1 tatlı kaşığı kekik
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay bardağı ince doğranmış maydanoz
ayrıca
1,5 su bardağı ayçiçek yağı
2 baş kuru soğan
1 tatlı kaşığı tuz
1 su bardağı ince kıyılmış maydanoz
hazırlanması:
1. köfte harcı için gereken malzemelri iyice yoğurun. harcı buzdolabında biraz dinlendirdikten sonra (10-15 dk.) harçtan cevizden küçük fındıktan büyük parçalar koarıp yuvarlayın ve bir tepsinin üzerine dizin. (eğer hemen kullanmayacaksanız tepsinin üzerine streç geçirip bu halde buzdolabında 1 gece bekletebilirsiniz.)
2. köfteleri içleri pişene kadar arada kevgirle çevirerek kızartın. servis yaparken kuru soğanları halka halka doğrayıp 1 tatlı kaşığı tuz ile öldürün. 10 dk. sonra soğanları yıkayın, sıkıp kenara alın.
3. 1 su bardağı kıyılmış maydanozun yarısını servis tabağına serpin. üzerine köfteleri yerleştirin. kalan maydanozu soğanlarla karıştırıp köftelerin üzerine yayın.
anneme göre pazar günümü mutfağa ayırmak yerine deneyeceğim tariflerden birini çarşambaya bırakmalıymışım. 2 farklı kurabiye yaptığım için şimdi bir türlü kurabiyeleri bitiremiyoruz. annem de “çok güzeller ama bayatlıyorlar” diye üzülüyor.
pazartesi günü yorulduğumu yazmıştım ama o günden sonraki her akşamımı da büyük bir heyecanla portakal ağacı’na ayırdım. bu defa yemek yapmadım ama siteyle ilgili pek çok konuyu hallettim. pazartesi akşamı başvuru yaptığım patent ofisinden eve başvurumun sıraya alındığı ile ilgili bir mektup aldım. herhalde türk patent enstitüsünün gördüğü en değişik logo benimkisidir.
bu arada portakal ağacı önlükleri için paypal sistemi kurdum. (dünyanın pek çok ülkesinden internet üzerinden siparş vermeyi sağlıyor) ve bir aksilik olmazsa önlüklerim cuma günü geliyor.
kremalı sebze çorbasının tarifini pazar günü good food’un nisan sayısından bulup denedim. asıl adı pırasa ve patates çorbası ama kremalı sebze çorbası ismi bu nefis çorbaya daha çok yakışıyor.
malzemeler:
yarım parmak sucuk veya birkaç dilim patırma
25g tereyağı
1 soğan, doğranmış
500g pırasa (yaklaşık 3 adet),ince ince doğranmış
500g patates (yaklaşık 3 adet), soyulmuş ve 2cmlik küplere bölünmüş
1,5lt sıcak su
200ml(bir kutu) çiğ krema
tuz
hazırlanması:
1. sucukları küçük küplere bölün ve derin bir tencerede hafif renk değiştirene kadar kızartın. (2-3 dakika) tereyağını ekleyip karıştırın. soğanı ekleyin ve tencerenin kapağını kapatıp soğanlar yumuşayana kadar (3-4 dakika) bekleyin.
2. pırasaları ve patatesleri ekleyin. hepsini iyice karıştırıp kapağı tekrar kapatın. orta ısıda arada karıştırarak yaklaşık 10 dakika pişirin.
3. kaynar suyu tencereye ilave edin. bir iki taşım kaynatıp tuzu ekleyin. tencerenni kapağı kapalı olarak düşük ısıda yaklaşık 15-20 dakika (sebzeler yumuşayana kadar) pişirin.
4. ateşi söndürüp 1-2 dakika bekleyin. çorbayı el blendırından geçirin. tekrar ocağa alıp 1-2 taşım kaynatın ve kremayı ilave edin. iyice karıştırıp karabiber ekleyin. çorbaları tabaklara alıp pastırma dilimleri ile servis yapın.
dün akşam işten çıkınca ablamla birlikte kayınvalidesine gittik. sevil teyze ziyaretimizde bize soğuk çorbasından ikram etti. ben de ne zamandır bu tarifi yapıp siteye eklemek istediğim için hemen fotoğraflarını çektim. soğuk çorba tarifi için gerekenler haşlanmış aşurelik buğday, süt, yoğurt, ceviz, kekik ve pulbiber. aşurelik buğdayı haşladıktan sonra suyunu süzün. tabaklara paylaştırıp üzerlerine süt ve yoğurt ilave edin. en son ceviz ve baharatlarla süsleyip servis yapın. yaz için ideal bir çorba tarifi.
tarif ve fotoğraflar için teşekkürler sevil teyze (ve beyza)
mail gruplarında gördüğüm tarifleri denemeye devam ediyorum. bu tarif de fatma hanım’ın kemah’lı babaannesine ait. artık yaptığım yemekleri kardeşime değil de yeğenime denetiyorum. 2 yaşındaki birine beğendirebilirsem güzel olmuş demektir. bu çorbayı da yeğenim çok severek yedi…
fatma hanım tarifi paylaştığınız için çok teşekkürler!
malzemeler:
2 yemek kaşığı zeytinyağı
yarım yemek kaşığı tereyağı
1 soğan, yemeklik doğranmış
2-3 yeşil biber
2 domates
1 çorba kaşığı domates salçası
1 çay bardağı bulgur
5 su bardağı sıcak su
250 gr taze fasulye, verev kesilmiş
150 gr beyaz peynir, ufalanmış
tuz
karabiber
hazırlanması:
1. soğanı zeytinyağı ve tereyağında kavurun. (ben tereyağını eklemedim) pembeleşince doğradığınız biberleri, soyup doğradığınız domatesleri, salçayı ve bulguru ekleyin. bir süre daha kavurun.
2. kavrulunca 5 su bardağı suyu ekleyip tencerenin ağzı kapalı olarak 10 dakika pişirin. pişirdikten sonra fasulyeleri ekleyin. tencerenin ağzını tekrar kapatıp fasulyeler yumuşayana kadar pişirin.
3. fasulyeler pişince peyniri, tuzu (peynir tuzlu olduğu için az) ve karabiberi ilave edin. bir taşım kaynatıp altını kapatın.
annem cumartesi günü yaptığımız yemekleri “davet menüsü” başlığı altında birarada yazmamı istemişti ama o zaman bütün bir gün tarif yazmam gerekebilirdi. menüyü anlatmaya bugün çorbayı yazarak başlıyorum…
malzemeler:
1 adet tavuk göğsü
1 adet tavuk but
2 baş kuru soğan
2 yemek kaşığı un
3 diş sarımsak
2 yemek kaşığı tereyağı
tuz
karabiber
hazırlanması:
1. tavuk butu derisinden ayırıp göğüs ve 2 baş kuru soğan ile birlikte haşlayın. haşlanmış etleri suyun içinden alıp minik minik doğrayın.
2. 2 yemek kaşığı unu 2 yemek kaşığı tereyağı ile ayrı bir çorba tenceresine alın. unun kokusu gidene kadar (yaklaşık 3-4 dakika) kavurun.
3. tavuğu haşladığınız et suyuna bir miktar kaynamış su ilave edin. (toplam 2 litre olacak kadar). bu suyu unun üzerine azar azar ekleyin.
4. sarımsakları dövün ve doğranmış tavuklarla birlikte tencereye ilave edin. çorbanın suyun kontrol ederek tuzunu ayarlayın. (kontrol etmenizin nedeni tavuk suyunun tuzlu olması). 10 dakika pişirin. bu arada tencerenin ağzını açık tutmaya özen gösterin.
5. en son servis yaparken üzerine çekilmiş karabiber serpin.
geçen cuma, mart ayının ilk gününün aşure gününe rastladığını öğrenince “anne, lütfen aşure yap.” demeye başladım. bütün hafta sonu “buğdayları ıslatalım mı?”, “nohutlar hazır mı?” türünden sorularım sonucu pes eden annem sözünü tutmuş ve aşure pişirmiş. hatta aşure yaparken birazını ayırıp anneannemin aşure çorbasından da yapmış. aşure çorbası her evde yapılır mı yoksa anneanneme özgü bir çorba mı bilmiyorum ama tadının harika olduğunu ve gelecek sefere aşure yaparken mutlaka birazını ayırıp çorba yapmanız gerektiğini söylemeliyim…
aşure için gereken malzemeler:
yarım kg. buğday
1 su bardağı nohut
1 su bardağı kurufasulye
1 çay bardağı pirinç
100 gr kuru kayısı, yıkanmış ve ufak ufak doğranmış
50 gr. kuş üzümü
100 gr. çekirdeksiz kuru üzüm
dilerseniz ufak ufak doğranmış kuru incir (incir aşurenin rengini koyulaştırdığı için biz pek kullanmıyoruz)
1 kg. toz şeker
hazırlanması:
1. aşureyi pişirmeye başlamadan 8-9 saat önce buğdayı büyükçe bir tencereye alıp üzerini 4-5 parmak geçecek kadar kireçsiz su ile doldurun ve bir taşım kaynatın.
2. nohut ve kurufasulyeyi birlikte yıkayıp bir tencereye alın ve buğdaydaki işlemi tekrarlayın.
3. her iki tencere de kaynadıktan sonra altını kapatın ve 8-9 saat dinlendirin.
4. 8 saat sonra tencerelerin altını tekrar açın, kısık ateşte (buğdayları arasıra karıştırarak) buğdaylar iyice ezilinceye, nohut ve kurufasulyeler de yumuşayıncaya kadar (yaklaşık 2,5-3 saat) pişirin. eğer tencerelerdeki su azalırsa kaynamış su ekleyin. buğday tenceresinin kapağını taşma tehlikesi nedeniyle açık bırakın.
5. buğdayın pişmesine yakın tencereye iyice yıkanmış pirinci ekleyin. bir sürede pirinçlerle beraber pişirin.
6. hepsi pişince nohut ve kurufasulyeleri buğday tenceresine ekleyin. 10-15 dakika daha kısık ateşte kaynatın. çekirdeksiz üzümü, kuş üzümünü ve kayısıları tencereye ekleyin. 15 dakika daha pişirdikten sonra toz şekeri ekleyin, bir taşım kaynatıp altını kapatın.
7. aşurenin kıvamını kaynar su ekleyerek dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.
8.aşure soğuduktan sonra kaselere paylaştırıp tarçın/ceviz/fındık/nar ile süsleyin.
not: piştikten sonra aşurenin bir kısmına veya tamamına bir portakal kabuğu rendesi eklerseniz çok güzel bir tat yakalamış olursunuz.
aşure çorbası hazırlamak için:
1. aşure yaparken kuru yemişleri eklemeden (6. adım) önce pişmiş baklagillerden çorba tenceresine 6-7 kepçe ayırın.
2.tencereye 1,5 lt. soğuk süt ekleyin. 1-2 defa karıştırıp kaynamasını bekleyin. kaynayınca tuz ilave edin.
3. bu arada 2 yemek kaşığı tereyağı, ince ince doğranmış 1 küçük soğan ve pul biberi tavada kızdırıp sos hazırlayın.
4. çorba pişince kaselere alıp nane ve sos ile servis yapın.
Anneannem bu çorbada kendi yaptığı ve kare kare kestiği eriştelerden kullanırmış. Ama biz hazır erişte kullanıyoruz. İleride erişte yaparsam bir kısmını da bu çorba için ayıracağım. Siz isterseniz bu çorbaya bir miktar kıyma veya 1 su bardağı et suyu da ekleyebilirsiniz.
Malzemeler:
1 adet orta boy soğan, yemeklik soğandan daha ince doğranmış
1/2 çay bardağı zeytinyağı
1 adet orta boy patates, ince ince küçük kareler şeklinde kesilmiş
1 yemek kaşığı domates salçası
7-8 su bardağı kaynar su
1 su bardağı erişte, ufak ufak kırılmış (kırıldıktan sonraki ölçü)
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı nane
Hazırlanışı:
1. Soğanları zeytinyağıyla birlikte derin bir tencere koyun. Normal ateşte kavurun. 2. Patatesi ve salçayı soğanlara ekleyin. Patatesler tencereye yapışmaya başlayıncaya kadar kavurun. 3. Kaynamış suyu ekleyin. Patatesleri 10 dakika kadar pişirin. (patatesler geç piştiği için onları önceden pişirmek gerekiyor) 4. Erişteleri ve tuzu ekleyin. Karıştırıp pişmeye bırakın. 5. Erişteler pişince –yaklaşık 10 dakika sonra- tencerenin altını kapatıp üzerine nane serperek servis yapın. 6. Çorbanın kıvamı koyu olmuşsa biraz kaynamış su ekleyin.
annemin bazı tariflerini o kadar benimsemişim ki sanki hiç anlatmasa da kendi kendime yapabilirmişim gibi geliyor. ama anlatmaya başlayınca da durumun göründüğü gibi olmadığı ortaya çıkıyor. köfteli ve nohutlu çorba tarifi de bu kategoridekilerden. annem dün tarifi yazdırmaya başlayınca o kadar çok ayrıntı söyledi ki ben kendi başıma bunların hiç birini düşünemezdim herhalde.
çorbayı hazırlamaya nohutlardan başlıyorsunuz. bir su bardağı nohutu bir gece önceden ıslatıp ertesi gün pişiriyor ve kabuklarını soyup bir köşede bekletiyorsunuz. köfteleri hazırlamak için; yarım kg. kıyma, yarım su bardağı köftelik bulgur, bir tatlı kaşığı karabiber, bir tatlı kaşığı pulbiber, bir tatlı kaşığı tuz, bir yumurta, iki yemek kaşığı zeytinyağı gerekiyor. tüm malzemeleri kıymayla karıştırıp on dakika yoğuruyorsunuz. fındık büyüklüğünde yuvarlayıp kıyılmış maydanozun üzerine yerleştiriyorsunuz.
sıra pişirmede. bir baş soğanı doğrayıp yarım çay bardağı sıvı yağda öldürüyorsunuz. bir kaşık domates salçası veya yarım kaşık biber salçası ekleyip bir miktar kavuruyorsunuz. bir buçuk litre kaynamış su , yarım tatlı kaşığı tuz ile köfteleri ve nohutları da ekleyip tahta bir kaşıkla bir kez karıştırıyorsunuz. on beş dakika (köfteler pişene kadar) pişiriyorsunuz.
annem köftelerin pişip pişmediğini anlamak için bir köfteyi ortadan ikiye bölüp iç kısmına bakmamı, eğer içi pembe değilse pişmiş olacağını not ettirdi. bir de köfteleri hazırlayıp kapaklı bir kap içine veya buzdolabı poşetine yerleştirip buzlukta muhafaza edebileceğimi, aynı şekilde buzlukta bir miktar haşlanmış nohut olursa ihtiyacım olunca kullanabileceğimi aşçının notu diye eklememi söyledi…
fotoğrafta mercimek çorbası gibi gözüken bu çorbanın içinde aslında lahana, pırasa, havuç ve patates var. kış sebzeleri çorbası için bir soğan, dört patates, iki lahana yaprağı, üç havuç, iki pırasa, üç yemek kaşığı yağ, bir buçuk / iki litre su, bir yemek kaşığı un ve tuz gerekiyor. önce tüm sebzeleri yıkayıp küçük küpler halinde doğruyorsunuz. soğanı yağla hafifçe kavurup unu ekliyorsunuz. bir iki kez karıştırıp patates dışındaki sebzeleri katıyorsunuz. sebzeler hafif ölünce kaynamış suyu ilave ediyorsunuz. biraz yumuşadıkları zaman patatesi ve tuzu ekliyorsunuz. kaynayınca el blendırından geçirip nane ile servis yapıyorsunuz…