pazartesi günü kardeşimle birlikte bozcaada’ya giden bir tura katıldık. ayazma’da kardeşim sahile inince ben de onu beklediğim çay bahçesinden ablamı aramaya karar verdim. meğer benim feribotta olduğum dakikalarda siteye bozcaada’daki rengigül pansiyon ile ilgili yorumlar gelmiş. turun asıl programında rüzgar güllerini ve bozcaada kalesini ziyaret vardı aslında ama biz rüzgar güllerinden sonra guruptan ayrılıp bozcaada sokaklarında rengigül’ü aramaya koyulduk. bize tarif edilen sokağı bulmaya çalışırken bir kapının üzerinde ümit hamlacıbaşı yazdığını farkettim. ümit hanım kala afiyet isimli yemek kitabının yazarı. kendisiyle aynı mail guruplarına üyeydim ve ben onun ada ile ilgili gönderdiği mailleri okumaktan çok keyif alıyordum. birkaç gün önce tijen hanım’a gönderdiğim mailde bozcaada’ya gideceğimi söylemiş ve “kimbilir belki ümit hanım’la karşılaşırım” demiştim. bu yüzden arka arkaya gelen tesadüfler beni çok mutlu etti. o sırada yoldan geçen ümit hanım bizi kapıda görünce fotoğraf çektiğimizi sanmış. yardımcı olmaya çalışınca birbirimizi bulmuş olduk. kendisiyle ayak üstü ama çok keyifli bir sohbet yaptık.
ümit hanım’dan ayrılınca rengigül’e gittik ama yemek servisleri olmadığını öğrenince farklı bir yer aramaya başladım. sonunda küçük ama güzel gözüken lodos’ta durmaya karar verdik. lodos’ta sakızlı enginarı ve kabak çiçeği dolmasını denedim. bir ara tarifini bulup evde denemem gerekenler listesine girdi sakızlı enginar.
turun ayrılma saati yaklaşınca çınaraltı’na yöneldik. bir kızarmış dondurmayı paylaştıktan sonra kardeşim annemler için bozcaada’nın meşhur üzümlerinden aldı. ben de kendime domates reçeli aldım. otobüsteki teyzeleri daha hiç denemediğim reçelin güzel olduğuna ikna etmeye çalıştım. onlarla yöresel yemek sohbeti yaptım. teyzeler yöresel tatlara benden çok daha fazla meraklıydılar. bu yüzden akşam dokuzda eve dönerken otobüsü ezine’de durdurup bir peynirciye girdiler. biz de onlarla birlikte biraz peynir alıp geldik.
dünkü rotamız ise izmir yönüneydi. işleri dolayısıyla bir günlüğüne izmir’e gidecek olan babamı bir önceki akşam beni de götürmesine ikna ettim. izmir benim 5-10 yıl gördüğüm izmir’den çok daha farklıydı ve çok güzeldi. melda’nın tavsiyesi üzerine güzelbahçe’ye gittik. hatta giderken yolu şaşırıp turkuaz’ın yanından geçtik. güzelbahçe’den alsancak’a döndükten sonra portakal ağacı’nın izmirli okuyucusu burçak seçil ile buluştuk. burçak seçil ile birlikte reyhan pastanesine gidip istanbul’da bulamayacağım sakızlı ve karadutlu dondurmalarından yedik. burçak seçil ile 15-20 dakikalık sohbetimiz sırasında bu sitenin bana en büyük faydasının böyle insanlarla tanışmam olduğuna karar verdim. burçak seçil hem ev sahipliğin hem de misafirperverliğin için çok teşekkürler!
yarın istanbul’a geri dönüyorum ama 3 seneden beri en güzel tatili yaptığımı söylemeliyim…
(not: biriken tüm yorumlara ve maillere cuma gününden sonra cevap yazmaya başlayacağım…)
bozcaadaya giden tatilcilere benimde bir önerim var.çınaraltı cafede türkiyenin hiç bir yerinde bulamadığınız ev limonatasını,patlıcanlı böreğini ve ev yapımı kurabiyelerini yemenizi tavsiye ederim.gecede çınaraltında kahvenizi yudumlarken kala afiyet kitabının yazarı ümit hanımlada ada sohbetlerine katılabilirsiniz…
valla ben yaptım nefiz oldu bizde afiyet le yedik
Merhabalar…Ben bu siteye biraz yabancıyım açıkçası ancak bir araştırma için bilgi almak istiyorum, antik uygarlıkların yemeklerini araştırıyorum,örneğin Girit,Roma ya da Grek gibi…Bu konuda bana yardımcı olabilirmisiniz?
meraba
ben aslen ankarali olmama ragmen edremit-akcayd tum yazlarimi gecirdim taki 3 sene oncesine kadar oralrin peynirini yogurdunu taze ot yemelerini oyle ozledimki simdi USA yasiyorum ve buralarda yemek yapicak malzeme bulamkz or ama buldukce tarifleriniz guzel egemi evimize tasiyor cok saolun
sevgiler
seda
biz de İzmirliyiz. ailem sağolsun bizi hiç otsuz bırakmazlar. 15 günde bir gönderirler. Ankarada yeşilliklerin arasında dolaşırken ben sadece RADİKAları bolca görebiliyorum.
benim eşim doğma büyüme izmirlidir. kökeni giritlidir. rahmetli kayın validem enginarı girit usulü etli olarak yapardı ve çok nefis olurdu.ayrıca en çok yediğimiz otlar turp otu ve arap şaçıdır. arap şaçını parça etli olarak size tavsiye edebilirim.bu da çok nefis olur.
saygılarımla
ali atlıer
herkese merhabalar…
su anda giritte bulunuyorum ve giritin bol zeytin yagli bol tuzlu leziz yemeklerini tatdim.canakkale de oturmama ragmen bozcaadaya vakit bulup gidemedim.bu kadar guzel seyi duyunca dondugumde ilk is bozcaadaya gitmek olcak,saniyorum bozcaada da giritten farkli bir seyler bulamayacagim…
Sevgili Hatice,
30 Ağustos’da bizde bozcaada da idik. Site ahalisine resmi tatilllerde gitmemelerini salık vermekle başlayacağım. Çok farklı bir atmosferi olan bozcaada’nın şaraplarının tadı dillere destan. Rengigül’de yakın zamanda adaya gitmiş dostlarımız bize kahvaltı etmemizi önermişti, iyi ki önermişler… Büyük bir masanın etrafında birbirine yabancı insanlarla sıcak bir aile yemeğinde buluşmuş gibi idik. Tadı hala damağımda.
Çınaraltının sabah erkenden dumanı üstünde tüten patlıcanlı böreğini yemeyenler çok şey kaçırıyorlar.
Borozon ve Kandilli restoranlarının sahibi bey akşamları aşırı aldığı alkolle verdiği sözleri (Yarın size sinarit ve ıstakoz ayırtıyorum) ertesi gün hatırlamadı. Ve biz sinarit ve ıstakozun hayalleri ile restaurantı terk etmek zorunda kaldık. Çok saygısızca bir davranıştı.
Bunun dışında çok güzel ve değişik lezzetlerle dolu bir tatildi.
Dönüşte balık halinden bölgede çıkan kupez, sinarit, lipsos gibi balıklardan aldık. Tabi üzümlerden, bolca şaraplardan. Asma yaprağından ve dönüşte ezine peynirinden. Yediğim en lezzetli peynir. Kadıköy’de Ecevitlerde satılıyormuş ama kilosu ezine’de 7-8 milyon iken Ecevitlerde 18-20 arası…Ayrıca kargo ile Ezine’den gönderebileceklerini de söylemişlerdi. Marka TT. Herkese tavsiye ederim.
sakizli enginar salatasi
5 kisilik
5 adet temizlenmis enginar
*bahar aylarinda dis yapraklari alinmis ama sapi ve ic yapraklari uzerinde olan kucuk enginar ile…
yarim limon suyu
1 corba kasigi zeytinyagi
istediginiz kadar tuz
1 tatli kasigi seker
1 adet damla sakizi
3 su bardagi su
1 yemek kasigindan biraz fazla un
1 cay kasigi kavrulmus susam
SERVIS ICIN
Yarim domates
bir miktar yesillik
roka semizotu biberiye dereotu
Bahar aylarinda taze mevsim otlari
3 su bardagi suyu zeytinyagi,seker,limon ve tuz ilavesi ile kaynatin.Damla sakizini doverek kaynayan suya ilave edin. Enginarlari isine koyup enginarlar yumusak ancak biraz diri haslanincaya kadar kaynatin. Ayri bir tabaga enginarlari alip kalan suya un ve hardal ile yaptiginiz terbiyeyi ilave ediniz. Yesilliklerden kucuk bir salata hazirlayip tabaginiza koyun. ortasina enginari yerlestirip uzerina enginar suyu ile yaptiginiz sosu dokunuz. Kenarlarini domates ile susleyip bir cay kasigi kavrulmus susam dokerek soguk servis yapiniz. afiyet olsun…
türkan hanım merhaba, sakızlı enginarın tarifini okyucularla paylaşırsanız harika olur. bununla ilgili 1-2 de mail aldım çünkü. lodos’u da ben ve kardeşim çok sevmiştik. umarım tekrar bozcadaya gittiğimzde karşılaşabiliriz. sizin için aynı gün çektiğim kabak çiçeği dolmanızın da resmini ekledim.
sevgili hatice
sakizli enginar salatasini kis aylarinda lodos da neler yapabiliriz diye dusunurken olusturduk. sakiz miktarini istediginiz gibi ayarlayabilirsiniz ama az olmus olmasida mumkun. Bu sene ilk uygulama senesiydi ve belkide biraz urkek davrandik.
Ama isterseniz size sakizli enginar salatasi tarifi verebilirim.
Yemeklerimizde ozen gosterdigimiz iki nokta var. Birincisi mumkun oldugunca sade olmalari.Sebzenin meyvenin ya da etin baligin en kendi olma hali cok onemli lodos icin. Ikincisi de yerel mutfagin bolge aliskanliklarini biraz gunumuz teknolojisi ve sunum anlayisi ile harmanlayip musterilerimize sunmak.
fotografi cok begendim.tesekkur ederim guzel sozlerin icin.Bir dahaki sefere tanismak dilegi ile
turkan
gülümser ben de yedikten sonra herhalde sakızı eritmişler demiştim. sana da iyi bir tatil dilerim…
Herkese merhaba,
Portakal ağacı(mız)ın 1. yılını candan kutluyorum -ve Haticeciğim, bir kez daha ellerine, yüreğine ve aklına sağlık diyorum:)
Bu arada Lodos’un sakızlı enginarı, susamıyla falan güzel olmaya güzeldi ama sanırım benim şansıma usta sakız koymayı unutmuştu:) Sen bir ara denk gelir de tarifi bulursan hep birlikte deneriz.
Şimdilik Gökçeada’dan sevgiler…Hoşçakalın..
Gülümser
sevgili hatice portakalagacinin dogum gününü en icten samimiyetimle kutlarim. Sanirim 1.yasgününde bukadar verimli olan ve dostluk,paylasma,sevgi,muhabbet,ilgi ve alaka gibi binbir cesitte ve lezzette meyvasi olan tek agac.umarim uzun yillar devam eder cünki biz onun gölgesinde olmaktan mutluyuz. sevgiyle kal
filiz hanım, mailinizi aldım. istediğiniz gibi toplantı olursa size haber vereceğim.
gülümser, rengigül’ü gezemedik ama onun bahanesi ile guruptan ayrılıp bozcaada sokaklarına daldık. bu bile yeterli bence.
sema hanım, bahsettiğiniz tarifi ben pişirmeden ve mayonezsiz yapıyorum. gerçekten çok güzel oluyor.
şifanur, türkiye’ye gelirsen inşallah yine görüşebiliriz. sen de kendine iyi bak.
melda, biz de orada ne aldıysak altında istanbul yazısı çıktı. sanırım turistik yerlerde durum hep aynı. kuşburnu reçeli’ni de denemiştim ama ev yapımı mutlaka daha güzeldir.
oya, girit yemeklerini ben de bu son birkaç günde tanıdım. çok güzeller. bahsettiğin yemekleri de lodos’un menüsünde gördüm ama sardalya yememiş biri olarak denemeye çekindim açıkcası:)
zeynep, adada en çok o rüzgar güllerinin fotoğrafını çektim ben de. fenerle birlikte çok güzel bir görüntüsü vardı.
senem, umarım izmir yazım seni üzmemiştir. ama doğrusu ben izmir’i çok sevdim. hatta b.seçil’e “izmir çok güzelmiş” dediğimde “sen asıl güzel yerlerini daha görmedin” demişti. dilerim sen de en kısa zamanda ailene kavuşursun.
Herkese Selamlar…Merhaba Hatice,
Öncelikle kalipli kurabiye tarifi icin cok tesekkür ederim, kisa da olsa maillere cevap vermen cok hos.
Izmir basligini görür görmez gözlerim dolu dolu oldu. 6 aydir Izmiri göremiyorum. Bu ayrilik benim icin cok zor cünkü tüm ailem Izmir’de ve ben tüm yasamimi Izmirde gecirdim. Daha yeni uzaklarda olanlardanim.
Hatice Sen Turkuaz, Alsancak, Reyhan Pastanesi derken sanki gözümün önünden gecti heryeri Izmirin.
Siteye hemen hemen her gün göz atiyorum,
aslinda stres atmak icin de birebir. Bu kadar cok kisiyi bir araya toplayabilmen ne kadar güzel Hatice.
Sevgili Hatice biz Izmirlilerle ilgili birkac satir yazmak geldi icimden bu gün duygusal günümdeyim ya:-)
Biz Izmirliler, konusmayi, eglenmeyi (ki buna sarki söylemek, dans etmek de dahil) otlarla donanmis sofralari, ‘gevrek’i, sakiz dondurmasini, ‘Dari’yi, uzun sabah kahvaltilarini, ‘Kumru’yu, baligin her cesidini severiz, denize cikar her yolumuz. Duygusaldir kizlarimiz kadinlarimiz ama biraz zeybeklik de vardir kanimizda. Insani severiz, gülmeyi severiz, acimiz da yaygarilidir, mutlulugumuz da…
Herkese ve tüm Izmirlilere sevgilerimle… Senem
merhabalar herkese…
hatice bende gecen hafta bozcaadaydım elbetdeki her tatil yoresinin kendine ait sirinlikleri vardı ama bozcaada belki de 1 ada olmasının degeri ile ve sirin sokak araları kucuk pansiyonları otelleri ve adayı araba ile 30 dk turlamak ve bısıklet ıcın harika bir yolun olması tatil icin superdi hatda carsamba gunu bozcaadanın pazarı oluyormus elbetde kucuk 1 pazar ama cok keyif verici…
bu arada gunes batımında ruzgar gullerınde saraplarınızı almayı unutmayın super 1 manzara ve bırde arkada kalan fener….(keske o feneri yapsalar her tarihi eser gibi bakımsızlıktan curuyor….:()
adada zaten sadece sarap ve balık ve orda cok da ilginc 1 sey duydum uzum hic su istemeyen 1 bitki imis sadece belli zaman aralıklarında topragı havalandırmak gerekiyormus ….
sozun kısası hatice iyiki bozcaadaya gecmissin…
ustalara saygılar:))
zynep
Merhaba Dilek,
Semizotu ile ilgili soruna ben yanıt vermek istedim. Haşlamadan da yapabilirsin çok güzel oluyor.
Hatice tatilinin iyi geçmesine sevindim. Yeni tariflerini bekliyoruz.
Emine
Merhaba Sevgili Hatice;
Sanırım her yönden bu siteye duyduğum yakınlık iyice artıyor. İlk olarak yorgunken ve canı sıkıldığında hoop diye mutfağa giren ve tek başınayken bile fotoğrafı çekilesi sofralar hazırlayan biri olduğumdan; ikinci olarak internet dünyasına yakınlığımdan; üçüncüsü hayatının her dönemi günlük tutan biri olmamdan dolayı bu siteyi ziyaret ben de alışkanlık haline geldi. Gezgin arkadaşım Didem ile sana özenip güzel bir site hazırladık bizde. Ben de o siteye misafir yazar olacak katılacağım önümüzdeki günlerde. Hatice dünyada güzel pişirilen ve sunulan bir yemekten daha güzel bir zevk var mı sence? Bence yok. Ve ben ülkemin her karışında ve dünyanın çeşitli yerlerinde farklı lezzetleri tanıyarak bunları kendi mutfağıma taşımaya devam edeceğim. Bu lezzet yolculuğunda sana eşlik etmek de çok keyifli.
Sevgiler
Asude Akınlı
Sevgili Hatice bu siteyi bulmam tamamen tesadüf eseri oldu. Ben çok sıkın olduğun bir gün çocukluğumun kitabı ‘Portakal Ağacı’nı hatırladım ve web de aratmamla senin sitenle tanıştım. İyiki de karşıma çıktın çünkü ben yemek yapmayı bir çeşit terapi olarak görüyorum ve ne zaman sinirli olsam mutfağa girip 3-4 çeşit yemek çıkarıyorum. Çalışmamam rağmen yemek yapmaya hiç üşenmem.Senin tariflerinde benim yemek kültürüme çok yakın. Severek okuyorum ve uyguluyorum.Ben nu arada Giritliyim. Sana bir ara girit yemekleri tarifleri göndereyim tabi istersen.Bu arada Çanakkale’de yaşıyorum. Bozcaada’da keşke Ayazma’da Asma Yaprakğında Sardalya ızgarası ve meshur ada asmasından küçücük sardıkları yaprak dolmalarından yaseydiniz. İkisininde tam zamanı.. Hoşçakal iyiki siteni tanıdım…
merhaba hatice,
tatilinin güzel geçiyor olmasına sevindim.
biz şu an denizlideyiz. burası çok sıkıcı bir şehir ama pamukkale var iyi ki. hergün pamukkaleye yüzmeye gidiyorum. bizimkiler de kardeşleriyle hasret gideriyor. pamukkale de eskisi gibi su felan yok. yapay sulandırma yapmışlar çoğu yerde. ama çöp şişten başka etrafta hiçbir lezzet durağı yok gibi. oteldeki açık büfe de olmasa (havuz hizmeti) aç kalacak insan bu pamukkalede. kendime buradan (istanbul kadıköydeki kurşuni cam aksesuar satan mağaza var) kurşuni marka kolye ve küpe aldım. çok pahalı ama olsun demiştim ki az önce internetten fiyatlarına baktım kolyeyi 40 milyon pahalıya almışım. küpeyi de 10 milyon pahalıya. kolye 180 küpe ise 25 milyondu. bir ara siteye resimlerini sana göndermek isterim eğer bu cam aksesuarlar ilgini çekiyorsa tabi :))))
işte ben de böööyle bir tatil geçiriyorum. bu arada istanbuldaki teyzemler burada. teyzemin gelini merzifonlu. oradan bize annesi kuşburnu reçeli göndermiş. daha önce doğalını tatma fırsatın oldu mu bilmiyorum ama marketlerdeki kuşburnu ile kıyaslanamayacak kadar lezzetli.
cuma günü cevabını bekliyorum ve seni çoook öpüyorum.
Cok guzel gercektende…
Ah hatice icim acildi cok sagol.Cok ozledim Turkiyeyi.Hemde cok Insaallah bigun gorusuruz.
Ayrica tatilinin iyi gectigine cok sevindim..Daha guzelleri nasip olur ins.
Annene ve Ayseye cok selam…
Kendine cok iyi bak….
Selametle kal…
merhaba sema;
semiz otunu haslamadan yapsam ayni tadi alabilirmiyim.
DILEK,
selam
benimde katkım olsun diye çok basit ve lezzetli bir tarif yazmak istedim
aslında tarifin adını bende bilmiyorum belki siz biliyorsunuzdur
malzemeler
1 kg semiz otu
sarımsak
2 yemek kaşığı mayonez
nane
2 su bardağı yoğurt
semiz otunu güzelce ayıklayıp biraz saplı olarak sirkeli suda 10dk bekletelim böylelikle daha kolay temizleniyor iyice yıkayıp süzüldükten sonra yeteri kadar suda haşlayalım haşlandıktan sonra doğrayıp bir kaba alalım
yoğurdu mayonezle iyice çırpalım sarımsak ve tuz ekleyip karıştırdıktan sonra semiz otuyla harmanlayalım ben bol yoğurtlu seviyorum isteğe göre katabiliriz tabiki daha sonra üzerine biraz zeytinyağı gezdirip kuru nane serpiyoruz
yaz dönemi en çok yediğim yemektir müthiş bişi misafirlerime bile sofrada sunuyorum çok beğeniyorlar ama nerden öğrendim hatırlayamadım
diyet yapan bayanlarada önerebilirim hem hafif hemde doyurucu
Ne güzel anlatmışsın yine..ve ne güzel gezmişsin…Rengigül’de kahvaltı çok güzel olur ama sonra servis yoktur haklısın, keşke aklıma gelseydi de sen de boşuna aramasaydın. Ama umarım evi beğenmişsindir.
Bu arada yine yapacağını yaptın, sakızlı enginarı soktun aklıma… ilk hedefimiz Lodos Cafe:))
Sevgiler Hatice!
yine yazdiklarini bir solukta okudum ve soyle kucuk bir ege turu yapmis oldum sayende.tatilinin guzel gecmesine sevindim. su anda eminim senden daha mutlusu yoktor. tabi tatli bir yorgunlukla beraber…
sevgiler….